ESAD COŞAN, TARİKAT VE DİN

Muharrem Bayraktar
10.02.2001 Yeni Mesaj

Türkiye’de bazı kesimlerin beyin hücrelerine dek nüfuz etmiş “din düşmanlığı”, Esad Coşan’ın ölümü ile yeniden depreşti. Sözüm ona “tarikat, şeyh” gibi kavramlara eleştiri getiriliyordu ama, konuşulanlar ve yazılanlar asıl meselenin “dinin” bizatihi kendisi olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

(..)

Hiç kimse şu soruyu sormuyor: Mahmut Esad Coşan neden Avustralya’ya gitti? Neden ülkesinden, vatanından, toprağından binlerce kilometre uzakta, uçakla bile 28 saat süren bir ülkede yaşamayı tercih etti?

Türkiye’yi ele geçirmek isteyen bir insan, hakkında hiçbir “cezai ve hukuki” soruşturma yokken neden dünyanın bir ucunda ikameti seçti? Devleti ele geçirmek isteyen birisi niçin “Ankara’da değil de Avustralya gibi dünyanın bir ucunda yaşasın?!” Bu konuya basında temas eden tek isim Şahin Alpay’dı. Şöyle yorumluyor bu dunumu Alpay: “Eğer Türkiye gerçek anlamda laik bir ülke olsa, tam anlamıyla din özgürlüğü bulunsa, (tıpkı komünist Çin’de olduğu gibi) devletçe tanınanlar dışında kalan dinsel inançlara irtica olarak bakılmasaydı, bütün tarikatlar kötülük yuvası olarak görülmeseydi Esad Coşan da ülkesinden uzakta yaşamak (ve ölmek) zorunda bırakılmazdı.”

Esad Coşan’ı ülkesinden uzakta yaşamak ve ölmek zorunda bırakanlar bugün cenazesi üzerinden din düşmanlığı yapıyorlar.

içindekiler | ana sayfa